©tiebreakworld

Oyunun İçinde Kalmak

Oyunun İçinde Kalmak

Hayal kırıklığı yaratan bir performansa geri dönüp baktığında çoğu sporcu “kafasının oyunun içinde olmadığı” yorumunu yapacaktır. Sporcular genellikle yetenek, fitness ya da dayanıklılık eksikliğinden değil, kendi düşüncelerinden dolayı başarıdan mahrum kalırlar.Zihni akışta tutmak için eğitmek, vücudu eğitmek kadar hayati önem taşır. Her sporcunun bildiği gibi, dikkati o an söz konusu olan görevden başka yere kaydırmak için tek bir düşünceyeterlidir ve atışın, penaltının ya da yarışmanın kötü sonuçlanmasına neden olur. Ancak akışın içindeyken dikkat dağıtıcı düşünceler araya girmez. Rakip seyircilerin bağırışları duyulmaz, oyun sırasında yapılan hata kafanın içinde dönüp durmaz ve geçmiş hatalar ya da gelecekteki hedefler ile ilgili düşünceler ortaya çıkmaz. Kaybetme korkusu yoktur. Kazanma beklentisi yoktur. Rakiplerin hareketleri ya da tepkileri karşısında endişe duymaz, yeteneklerinizi rahatlıkla en iyi şekilde ortaya koyarsınız. Başka hiçbir şeyin önemi yoktur. Zihniniz tüm odağını bölünmemiş bir dikkat durumuyla kullanır, “an”da mevcut olursunuz.Anda kalabilmek, müsabakanın sonucuyla değil oyunun kendisiyle ilgilenmek, tıpkı küçük bir çocuk gibi oyunu oynamaktan zevk almak profesyonel sporda pek de üzerinde durulmayan bir konu. Halbuki sporda başarı söz konusu olduğunda sadece güç, sürat, dayanıklılık ve yetenek değil sakin bir zihin de aynı derecede önemli.Son yıllarda dikkat ekliği çok yaygın bir sorun haline geldi. Akıllı cihazlarımızla geçirdiğimiz uzun saatler odaklanma kabiliyetimizi azaltırken zihinlerimizi de aşırı aktif hale getirdi. Aşırı aktif bir zihin odaklanma ve üretkenlik konusunda daha az destekleyici olmakla kalmaz, aynı zamanda stres, anksiyete ve depresyonda artışa yol açar; bunların hepsi de zihin sağlığında problemlere ve yaşam kalitesinde düşüşe sebep olur. Sürekli düşünen bir zihin kapatma düğmesi olmayan bir radyo gibidir, durmaksızın konuşur ve söyledikleri çoğu zaman bir işe yaramaz. Günlük yaşamınızda çok aktif bir zihne sahipseniz, odaklanma probleminiz varsa, kendinizi rahatlatacak zaman yaratmıyorsanız spor müsabakanız sırasında anda kalabilmeniz, oyundan keyif almanız ve odaklanmanız güçleşecektir. Zihni sakinleştirmek, akışta olabilmek için nefesinizden faydalanabilirsiniz. Gün içinde nefesinizle geçireceğiniz özel zamanlar spor yaşamınıza da son derece olumlu katkı yapacaktır. Sizinle aşağıda paylaşacağım çok sayıda küçük nefes tutma egzersizini gün içinde gergin olduğunuz zamanlarda, ders çalışmaya başlamadan önce ve antrenman veya müsabakalardan önce uygulayabilirsiniz. Zihniniz sakinleşecek, stresiniz azalacak ve odaklanma kabiliyetiniz artacaktır:Burnunuzdan normal, sessiz bir nefes alın, verin ve 2 – 5 saniye nefesinizi tutun. Nefes tutmayı bırakın ve yaklaşık 10 saniye normal nefes alıp verin, solunumunuza müdahale etmeyin. 10 saniyelik normal solunumun ardından tekrar burnunuzdan nefes alın verin ve 2 – 5 saniye nefesinizi tutun ve daha sonra yaklaşık 10 saniye normal nefes alıp verin. Bu döngüyü stresli zamanlarınızda sakinleşene kadar, müsabaka ve antrenman öncesinde en az beş dakika devam ettirin. Nefesi her zaman burundan alıp burundan verin. Müsabaka ve antrenman öncesinde bu küçük nefes tutma uygulamasını yürüyerek de yapabilir, böylece ısınma da yapmış olursunuz. Yürürken nefes tutmalarınızı adım sayarak (5 adım) yapabilirsiniz. Müsabaka ve antrenman sonrasında da iki üç dakika boyunca yine nefes tutarak yürüyerek soğuyabilirsiniz.

Gün içinde nefes alış verişlerinizi izlemek, hissetmek için zaman ayırın. Sandalyaye dik ama gergin olmayacak şekilde oturun. Öncelikle tüm bedeninizi tarayarak gergin bölgeler varsa gevşetin. Daha sonra bir elinizi göğsünüzün, diğer elinizi karnınızın üzerine koyarak nefes alış verişlerinizi hissetmeye başlayın. Nefes alışınızla dışarı, nefes verişinizle içeri hareketlenen ellerinizi hissedin. Tüm dikkatiniz nefesinizle hareketlenen bedeninizde olsun. Müdahale etmeyin, sadece tanıklık edin. Nefesi her zaman burundan alıp burundan verin. Zihninize düşünceler geldiğinde, ki mutlaka gelecektir, siz yeniden nefes alış verişlerinizi hissetmeye geri dönün. Bu uygulamayı ilk başlarda beş dakika sürdürün. Beş dakika solunumunuzu izleyerek oturduğunuzda sıkılabilir, hemen kalkmak isteyebilirsiniz ve hatta ne kadar çok düşündüğünüzü fark edip şaşırabilirsiniz. Aslında zihnimiz her zaman gevezelik ediyor ancak biz bu şekilde oturduğumuzda bunu fark ediyoruz. Günde beş dakikalık pratikleri zamanla arttırmak isteyeceğinizden eminim. Sabah akşam yemeklerden önce 20 dakika kendinizle ve nefesinizle baş başa oturmak ve zihninizde olup bitenlere tanıklık etmek hem beden hem de zihin sağlığınız üzerinde çok olumlu sonuçlar doğuracaktır. Deneyin, sonucu kendiniz görün.Kobe Bryant bu deneyimin yaşamına ve oyununa yansımasını şöyle ifade etmiş: “Dağınık ya da odaklanmış, katı ya da esnek, pasif ya da agresif değilim; sadece ‘mevcut olmayı’ öğrendim.”İngilizcedeki “humanbeing” kelimesini bilirsiniz, bu son yıllarda “humandoing” haline geldi sanki. Demek istediğim şu ki, var olmayı unutarak sürekli bir şeyler yapma halindeyiz. Arada bir durarak kendimizi hatırlayacağımız anlar yaratmak, yaptığımız her aktivitede kendi içsel varlığımızı - düşüncelerimizi değil- hatırlamamıza yardımcı olacak; içimizdeki sessiz ve sakin noktadan hareket etmek sporda sergilediğimiz performans dahilyaşamımızdaki her şeye bir güneş gibi ışık saçacaktır. Nefesinizi bu güneşi ortaya çıkarmakta bir araç olarak kullanın, memnun kalacaksınız.

Funda Aşkınoğlu

Kaynak: The Oxygen Advantage, Patrick McKeown

  • Nefes Deyip Geçmeyin Nefes Deyip Geçmeyin
  • Ağzınızı Kapatın, Solunum Organı Burundur !! Ağzınızı Kapatın, Solunum Organı Burundur !!
  • Atletik Performansa Solunum Katkısı Atletik Performansa Solunum Katkısı
  • Stres ve Korku Çekilin Aradan! Stres ve Korku Çekilin Aradan!
  • Bildiklerini Unut Bildiklerini Unut
  • Sağlıklı solunum modeli Sağlıklı solunum modeli
  • Nefes Farkındalığı Nefes Farkındalığı
  • Yürüyüşünüzü Meditasyon Haline Getirin Yürüyüşünüzü Meditasyon Haline Getirin
Top