©tiebreakworld

Kayak

Ayşe Durlu

22 yaşında, Koç Lisesi’ni iki diplomayla bitirmiş, hayatını spora adamış, Avusturya’da yaşayıp eğitimine devam eden bir Ayşe. Bunun dışında 2 kez Türkiye Şampiyonu oldum, A Milli ve Olimpiyat Takımı sporcusuydum, Avrupa Gençlik Olimpiyatları ve Dünya Gençler Şampiyonası’na katılmaya hak kazandım. Yaklaşık 9 sene önce ailecek arkadaşlarımızla Fransa’ya kayak tatiline gittiğimizde arkadaşımın babasının “Ayşe cesur kayıyor, onu bir klübe yönlendirin” sözüyle kayak maceram başladı diyebiliriz. Bunun üzerine AKUT Spor Klübü’nün bir sporcusu olarak yarışmaya başladım. Rakiplerime göre geriden geldiğim ve bu spora geç başladığım için çok şansımın olmadığını söylemişlerdi ama işler tabii farklı gelişti :)

Kayak sakatlanma riskinin fazla olduğu bir spor ve çoğunlukla kışın icra ediliyor. Bu konuda ne düşünüyorsun?

Kayağın doğa sporu olması sakatlanma riskini arttırıyor ama sakatlanma korkusuyla hiçbir yere varılmıyor. Sadece sporda değil hayatın her alanında risk almadan bir şeyler değişmiyor, geliştirilemiyor. Bu yüzden sakatlanma korkusunu hatta fikrini bile akıla hiç getirmemek lazım.

Yarışmayı en sevdiğin pist/ülke hangisi? Neden?

Yarışmaktan en çok zevk aldığım ülke Slovenya’ydı. Yarışlar farklı şehirlerde olsa bile ulaşım çok rahattı, her seviyeye uygun bir sürü pistin ve kar kalitesinin de yüksek olması Slovenya’yı favori listemin en başı yaptı.

Kayak pistindeki Ayşe'yi üç kelimeyle anlatır mısın?

- Ciddi
- Sessiz
- Huzurlu

Peki kayak tatiline sık sık gider misin? Gittiğinde nereleri tercih ediyorsun? Sadece hobi olarak kayıyor olmak, antrenman ve yarış dışında pistte vakit geçirmek sana iyi hissettiriyor mu?

Kayak tatili mi? O da ne? :) Bu sporu profesyonel olarak yapmaya 9 sene önce başladım ve geçtiğimiz kış ilk defa arkadaşlarımla 1 gün eğlencesine kayma zamanı buldum. Kayarken çok rahat hissettiğim nadir günlerden biriydi. Antrenman ve yarışlardan “eğlencesine” kayma zamanım hiç olmadı. Bu yüzden “sadece hobi olarak kaymak” kavramı nedir, nasıl hissettirir pek bilmiyorum :)

"İmkan çok kayakçı yok" sözüne inanıyor musun? Gerçekten ülkemizde kayağa ve kayakçıya verilen destek fazla mı?

Bu sözü kim söylediyse kendisiyle tanışmak isterim. Evet kayak ülkemizde maalesef değer gören bir spor değil. Eğer sahip olduğumuz coğrafyaya hak ettiği değer verilse, yatırım yapılsaydı şuan Türkiye yaz tatili ve denizinin yanında kayak tatili olarak da tercih edilen ülkeler arasında yer alabilirdi. Bunun dışında kayağa ve genel olarak spora yatkın o kadar çok sporcu var ki, eğer bizlere verilen imkan daha fazla ve sporculardaki yeteneği görebilecek kapasitede antrenörlerimiz olsaydı Türkiye kayak sporunda çok daha ileri bir seviyede olurdu. Ancak tabii işin bir de sporculara verilen kayak eğitimi kısmı da var. Avrupa’daki kayak antrenörlerinin seviyesine ulaşmamız için kırk fırın ekmek yememiz lazım. Bu yüzden eğer kayağa bir yatırım yapılsaydı öncelik kaliteli antrenör yetiştirmek olmalı diye düşünüyorum. Ne de olsa Türk kayağının bir üst seviyeye çıkmasında yabancı değil kendi topraklarımızda yetişmiş bir antrenörün öncü olmasını bence hepimiz tercih ederiz

  • Snowboard Snowboard
Top